Gönül Turgut - Odeon Serisi - Türk Pop Müzigi - 2008

Share-Online"dan albümleri nasil indireceksiniz?
Albüm linkine tiklayin..Acilan Linksave sayfasinda sagdaki tek olan V harfine tiklayin..
Gelen Share-Online sayfasindan da sol asagidaki >>kostenlos weiter<< yazisina tiklayin.,
Gelen sayfadan sagdaki bosluga gördügünüz rakamlari-harfleri yazin solundaki büyük pembe ok"a tiklayin(>>Captcha überprüfen<<) albümü indirin...
Albümler arasinda bekleme süresi yoktur..Hizli bir sekilde arka arkaya albümleri indirebilirsiniz..

Sorunsuz bir sekilde albümleri indirmek isterseniz premium üyelik almaniz tavsiye edilir..
Lütfen Tiklayiniz...
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

Share-online...
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
rar sifresi - derya


1 - Üzüntüyü Birak Yasamaya Bak
Söz : Ülkü Aker
Müzik : Raskin

2 - Telefondayim Yine
Söz : Fecri Ebcioglu
Müzik : Anonim

3 - Birazcik Yüz Ver
Söz : Fecri Ebcioglu
Müzik : Rahbani Brothers

4 - Ask Hirsizi
Söz : Fecri Ebcioglu
Müzik : J.Carter-G.Stephens

5 - O Yaz Gecesi
Söz : Fecri Ebcioglu
Müzik : Fecri Ebcioglu

6 - Aski Sende Buldum
Söz : Ülkü Aker
Müzik : A.Kakaliaku-N.Elineu

7 - Aglama Bos Yere
Söz : Ülkü Aker
Müzik : P.Franco

8 - Vazgeçtim Bu Asktan
Söz : Fecri Ebcioglu
Müzik : Selmi Andak

9 - Hatiralar Geçer
Söz : Fecri Ebcioglu
Müzik : Bendaud

10 - Uzat Artik Elini
Söz : Fecri Ebcioglu
Müzik : Josef Hadar - Moshe Dor

11 - Söndür Atesi
Söz : Fecri Ebcioglu
Müzik : Anonim

12 - Sevmem Sevmem
Söz : Fecri Ebcioglu
Müzik : Anonim

13 - Sarhos
Söz : Ülkü Aker
Müzik : A.Canfora-G.Pirauit

14 - Kim Için Ne Için
Söz : Fecri Ebcioglu
Müzik : Salvatore Cucchiara



Vazgeçmeyiz Bu Asktan

“Isiklari karartilmis salonda dans edenler yerlerine oturmuslardi. Kahkahalar sigara dumanlarina karisiyordu. Pistin kenarindaki piyanonun basina genç bir adam geçti. Parmaklari bir müddet tuslar üzerinde dolasti. Sonra genç ve güzel bir kadini mikrofona davet etti. Simdi dedi, size genç santöz Gönül Turgut’u takdim ediyoruz. Salon önce alkislara boguldu. Az sonra alkislar ve konusmalar kesildi. Mikrofonda romantik bir parçanin sözleri, orkestranin esliginde salona yayiliyordu...”
1962 tarihli Ses dergisinin bir sayisi, Gönül Turgut’u böyle baslayan bir yazi ile okurlarina tanitmisti.
Türkçe pop yeni yeni basliyordu. Fecri Ebcioglu, sonradan bir çigir açacak olan “Bak Bir Varmis Bir Yokmus” u ancak yazmis, Ilham Gencer’e söyletmisti. Ama baska bir örnek de yoktu henüz, devami gelmemisti daha.
Sahnelerde Rüçhan Çamay, Ayten Alpman, Erol Büyükburç, Alpay, Ay-Feri ve Tülay German firtina gibi esmekteydi. Ama henüz Türkçe söylemiyordu hiçbirisi. Çogunlukla caz söyleniyordu. Repertuarina popüler birkaç sarki almak isteyen de, Italyanca, Fransizca ya da Ispanyolca sarkilari tercih ediyordu.
Henüz 1962 yilinin baslarindaydik.

Dere Cosuyor Dere

Doruk Onatkut o yillarin “anahtar” isimlerindendi. “Kara Tren”i düzenledi önce ve Alpay’a söyletti. Aklin yolu birdir; geleneksel ezgilerimizin batili bir forma sokulabilecegini savunanlardan biri de Erdem Buri’ydi. Buri “Burçak Tarlasi”ni seçip götürdü Onatkut’a. “Bunu da bizim için yap,” dedi, Onatkut da yapti. Daha sonra popüler müzigimizin klasikleri arasina girecek olan “Burçak Tarlasi”, 1964 yilinda Balkan Melodileri Festivali’nde German tarafindan söylendi, ardindan plak olarak yayinlandi ve emeklemekte olan pop müzigimizi kanatlandiran sarkilardan biri oldu.
Iste bu siralarda Gönül Turgut girdi hayatimiza.
Ve bunda da Doruk Onatkut’un payi vardi; önemli bir payi.
Onatkut’un orkestrasinda caz söyleyerek basladi Gönül Turgut. Ama diger caz söyleyenler gibi degil, Tülay German gibi düsünmekteydi o da. Yayilmakta olan pop müzigini önemsemek gerektigini, red etmemek gerektigini düsünmekteydi.
Sesi ile, sarki söyleme biçimi ile, sahnedeki durusu ile, sikligi-güzelligi ile kisa bir zamanda isim de yapti. Zamanin basini “narin genç kiz” olarak anmaya baslamisti onu. Ve gençligi-güzelligi-sikligi kadar, ses ve yorum gücü de takdir görmeye baslamisti. “Memleketimizde hemen hemen sarkicilar arasinda hiç görülmemis sekilde yüksek perdelerde korkmadan tirmanarak öyle bir ‘La Verita’ söyler ki…” diye naklediyordu basinimiz, “herkesin agzi açik kalir…”
Sahne üstündeki bu basariyi plaklara da tasidi Gönül Turgut. Solisti oldugu orkestralarin plaklarinda, en azindan plaklarin bir yüzünde yer aldiktan hemen sonra, Philips’in kanatlari altinda son derece modern, son derece pop sarkilara imza atti.

Uzat Artik Elini

“Uzat Artik Elini” ve “Kim Için ne Için” sarkilarinin yer aldigi 45’lik 1967 yilinda yayinlandi. Ardindan da “Sevmem Sevmem” ve “Telefondayim Yine” sarkilarinin bulundugu 45’lik geldi.
“Telefondayim Yine” adli sarki, (Philips ve Regal gibi firmalari da çatisi altinda toplamis) Grünberg Ailesinin, “filmlestirmek” için seçtigi üç bes sarkidan biri de oldu.
“Filmlestirmek” dedigimiz de, “klip”in ta kendisi.
Simdi bulundugumuz noktadan, bunu normal ya da siradan-gündelik bir sey olarak kabul edebilir, öyle görebiliriz. Ancak daha 60’lardaydik ve plagi yayinlanmis bir sarkiya film çekmek, epeyce uçuk bir fikirdi. Ancak Grünberg Ailesinin yaptigi basarili islerden biriydi bu da. Gelecegi kirk yil öncesinden görmüs, dogru okumuslardi. Grünberg Ailesi, 45’lik satislarini artirmak için kafa yormus ve bir dizi yeniligi birlikte faaliyete geçirmisti. Sinemalarda, film öncesi (yani reklam filmi niyetine) “sarki filmleri”nin gösterilmesi de bu yeniliklerden biriydi iste. Ve bu “reklam” ya da “film” ise yaradi. “Telefondayim Yine” basini alip gitti, sarki ile birlikte Gönül Turgut da kanatlandi.
Mary Hopkin’in bütün dünyayi birbirine katmis sarkisi “Those Were The Days”in Türkçe versiyonlarindan biri olan “Üzüntüyü Birak Yasamaya Bak”, Italyan diva Mina’nin bir sarkisindan yola çikilarak yapilmis “Aglama Bos Yere” (ki, bu sarkida söz yazari olarak Ülkü Aker de girdi devreye) ve “Aski Sende Buldum” adli sarkilar-plaklar, tepelere tirmanmaya baslamis Gönül Turgut’u zirveye yerlestirdi.

O Yaz Gecesi

Gönül Turgut sarkidan sarkiya atlamakta, bir sahneden digerine geçmekteydi artik.
Çayhane’nin ardindan Yesil Horoz’da, Viski A Go Go’da sarki söyledi. Bu parlak dönem de birkaç önemli plak ile taçlandi. Ebcioglu’nun Lübnanli Rahbani Kardesler’in bir sarkisi üzerine yazdigi “Biraz Yüz Ver”, bizzat Ebcioglu’nun besteledigi (en azindan plak böyle söylüyor) “O Yaz Gecesi” ve sonradan popüler müzigimizin en yaratici bestecilerinden biri olacak Selmi Andak’in, Atina’daki Apollonia Festivali’nde Sevinç Tevs tarafindan söylenmis ama plak olarak yayinlanmamis “Ve Ben Yalniz”i, memlekette Gönül Turgut adinin bilinmedigi-duyulmadigi tek bir yer birakmadi.
“Ve Ben Yalniz” sonrasi ise beklenmeyen, hem de hiç beklenmeyen bir sey oldu. “Tamam,” dedi Turgut, “buraya kadarmis,” dedi.
Herkes sasirdi, “Nasil olur bu?” dedi ama kar etmedi.
Gönül Turgut müzigi birakmaya karar vermisti.
Inanmayan da oldu elbette. O zaman da, tipki bugün gibi bir karis suda firtinalar koparmaya merakli sarkici da, gazeteci de çoktu. Bu nedenle Turgut’un bu kararini “Reklam yapiyor, yarin öbür gün döner, göreceksiniz,” seklinde karsilayanlar da, olmadi degil.
Ama o dönmedi.
Son plagini yapti ve ardina bile bakmadan Mehmet Üstünkaya ile kurdugu yuvasina adadi kendini; yuvasina ve kizi Asli Üstünkaya’ya.
Süphesiz pop müzigimiz için, büyük bir kayip oldu bu karar. O olaganüstü ses ile yorumlanmis çok daha fazla sarkimiz olabilirdi.
Ama kaybin (ya da zararin) büyügü, yapildigi-söylendigi kadariyla olsun, Gönül Turgut sarkilarinin plaklar üzerinde kalmis, dijital bir ortama transfer edilememis olmasiydi.
Asil kayip buydu.
Neyse ki yanlis hesap, 70’lerin basinda kesilmis hesap Odeon sayesinde düzeltiliyor, Gönül Turgut’un hakki teslim ediliyor.
Odeon’un hem vefali hem de müzik tutkunu yöneticisi Dani Grünberg ve basarili proje sorumlusu Zeynep Göktürk’e ne kadar tesekkür etsek azdir. Bu iki isim, Odeon arsivini çok basarili bir biçimde CD’lere tasimakta yillardir. Gönül Turgut albümü de, bu faaliyetlerinin doruk noktalarindan biri sayilmali.
Ama asil tesekkürü Gönül Turgut’a etmeliyiz. O olaganüstü ses ile birkaç kusagi birden delicesine etkilemis Gönül Turgut’a, ne kadar tesekkür etsek azdir.
Onun da, sarkilarinin da hakkini ödememiz mümkün degil.
Ama belki bu sarkilarin, simdi de genç kusaklarca bilinecek-kesfedilecek olmasi Diva’mizi mutlu edecek ve bu durum da, yillar sürmüs kadirbilmezligimizi, bir parça olsun telafi edecektir.
Bir uyari ile sonlandiralim yazimizi.
Albümü CD player’a yerlestirin. Play tusuna basmadan önce derin bir nefes alin. Çünkü duymaya baslayacaginiz ses sasirtacaktir sizi. Çok sasirtacak, “Bu nasil ses böyle?” dedirtecektir.
Böyleydi hakikaten.
Emsali olmayan bir ses, emsali olmayan bir yorumcuydu Gönül Turgut.

Naim DiLMENER
Aralik 2008

[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]